Ben yıllardır siyasilerin genelde ilgi sahası dışında olan yönlerini takip etmeyi tercih etmişimdir...

Mesela davranışlarını...

Psikolojilerini...

Hangi hassasiyete sahip olduklarını...

Toplumsal algıda ki karizmalarını ve bunun paralelinde bu algısal karizmalarıyla gerçek karakteristik özellikleri arasında ki benzer yönleri irdelemeyi benimsemişimdir...

Bilal Uludağ bu anlamda benim için ciddi bir çalışma konusu haline geliyor gün geçtikçe...

Açık konuşmak gerekirse Sevgili Başkan sempatik ve beyefendi kişiliği ile Sarıçam bölgesinde halk tarafından çok sevildi...

Ancak bu popülaritesi etrafında ki insanlar tarafından kişisel anlamda bazı çıkarlara alet ediliyor gibi bir izlenim uyandırıyor bende...

Bilal Uludağ öncelikle şunu aklından çıkarmamalı;

Kendisini Belediye Başkanlık makamına oturtan güç ne Cemaat, ne başka bir sivil toplum kuruluşu ne de kendi kişisel tabanıdır.

Bilal Uludağ MHP ve Üç Hilal arması sayesinde o makama oturmuş bir siyasi aktör olma yolunda ilk adımını atmış birisidir.

Bu yüzden ahde vefa göstermesi gereken yegane yapı Ülkücü Harekettir ve MHP teşkilatlarıdır.

Uzaktan izliyorum da;

Ahde vefa göstermesi gereken yerlerden daha öncelikli davrandığı kesimleri görüyorum.

Bugün ismi lazım değil bir Cemaatin üyelerinin Adana Büyükşehir Belediyesi üzerinde yaptıkları yapılanma deşifre olunca bu yapının kendisine bir yer bulmak için Sarıçam Belediyesini hedef aldıklarını uzun zamandır gözlemliyorum.

Elbette bu yapının içinde ehliyet ve liyakat sahibi isimler vardır buna itirazım yok.

Ama;

Alakaya maydanoz isimlerin bugün Ülkücü Hareket sayesinde edinilen bir zaferin üzerine oturup sahiplenmek ve hatta kendi başarıları ve emekleriymiş gibi pozisyonlara gelmesine bir dur demek gerekiyor.

Bilal Uludağ bu gibi oluşumlara gereğinden fazla ödün veriyor.

Etrafını saran sözümona bu isimleri, yanından uzaklaştırırsa, başarıyı daha çabuk yakalayacaktır.

Başkan Uludağ, muhtemelen önerimizi dikkate alacaktır.